Nedim Şener: İngilizlere yalvarmanın sırrı büyükelçi ile balıkçı kaçamağında gizli
Ekrem İmamoğlu’nun yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasından tutuklanmasıyla CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in yabancı medyaya Türkiye’yi şikâyet etmesi reaksiyonla karşılanmıştı.
Hürriyet Gazetesi Müellifi Nedim Şener, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in batı medyasından medet ummasıyla ilgili çarpıcı tespitlerde bulundu.
CHP önderinin büyük hüsrana uğradığını ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ilk genel başkanı olduğuğu partiye yakışmadığını belirten Şener, ”Özgür Özel’in başta İngiltere olmak üzere medet umduğu Avrupa ve ABD’den beklediği takviyesi bulamamasının yarattığı terk edilmişlik duygusu, hayal kırıklığı ve keder, öfke ve hırçınlık olarak lisanına vuruyor.” tabirlerini kullandı.
Nedim Şener’in yazısı şu lekilde;
Herkes Özel’in yarattığı tablonun tuhaflığının farkında olmasına karşın, onun İngiliz medyasının önünde bir tek ağlamadığı kaldı.
Yaptığı Özgür Özel’in kişiliğine uygun. Fakat emperyalistlere diz çöktürerek bağımsızlığı kazanmış Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün birinci genel lideri olduğu, Türkiye’nin ana muhalefet partisi CHP’nin Genel Başkanı’na yakışmıyor.
İngiliz BBC kanalına röportajında, İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası açıklama yapmayan İngiltere Başbakanı Starmer’ı da amaç alarak şunları söyledi: “Nasıl bir münasebeti var, nasıl bir sebebi var? Bütün Avrupa reaksiyon gösteriyorken, İngiliz Personel Partisi’nin, Starmer’ın bu bahiste rastgele bir şey söylememesini sahiden anlayamıyoruz. Terk edilmişlik hissediyoruz. İstanbul’un Büyükşehir Belediye Başkanı’nı alıp mahpusa koyuyorlar ve İngiltere buna ses çıkarmıyor. Demokrasinin beşiği İngiltere ve bizim kardeş partimiz İşçi Partisi buna nasıl sessiz kalabiliyor? Hakikaten kırgınız.”
“KAYBEDEN STARMER OLDU”
Bu kelamlar Özgür Özel’in lisan sürçmesi olarak görülebilirdi tahminen ancak tekrar bir İngiliz gazetesi olan The Guardian’a verdiği röportaj, adeta Türkiye’yi şikâyetin ötesine geçerek, İngiliz Başbakanı Starmer’ı da suçlamaya varan “taammüden saçmalamaya” dönüştü.
İşçi Partisi ile CHP’nin kardeş parti olduğuna dikkat çeken Özel, Starmer ve İşçi Partisi idaresinin İmamoğlu’nun tutuklanmasını görmezden gelerek hayal kırıklığı yarattığını söyledi: “Bunu Türkiye’nin iç problemi üzere görerek tarihi bir yanılgı yapıyorlar. Starmer’ın yaklaşımı gelecekte açıklanamayacak tipten. Şu iletisi göndermek istiyorum; tüm bunlar bittiğinde, düşmanlarımızın olumsuz yorumlarını ve gürültülerini değil dostlarımızın sessizliğini hatırlayacağız. Yalnızca benim gözümde değil tüm dünyadaki demokratik güçlerin gözünde bu sürecin kaybedeni Türkiye’de Erdoğan, milletlerarası seviyede Starmer oldu.”
TSK’YI KOZ GÖRÜYOR
Özel, yolsuzluk ve rüşvete batmış İmamoğlu ve adamlarını savunmak için başında olduğu partiyi yakmayı göze almış. Sadece partisi değil daima NATO vurgusu yapması Türkiye’yi bile ateşe atabileceğini gösteriyor. The Guardian gazetesindeki şu sözleri bunu gösteriyor: “Erdoğan’la güvenlik korkuları üzerinden prensipsiz bir müzakereye girişmek yanlışsız değil. NATO’nun en büyük ordusu Trump’ın elindeyken, NATO’nun en büyük ikinci ordusunun bir otokratın elinde olması kimseye yarar sağlamaz.” Adeta, “Siz yolsuzluk ve rüşvetten tutuklanan İmamoğlu’na dayanak verin, biz iktidarımızda Türk Silahlı Kuvvetleri’ni sizin yararınıza olacak biçimde kullanalım” demiş.
Özgür Özel’in başta İngiltere olmak üzere medet umduğu Avrupa ve ABD’den beklediği takviyesi bulamamasının yarattığı terk edilmişlik duygusu, hayal kırıklığı ve ıstırap, öfke ve hırçınlık olarak lisanına vuruyor.
İMAMOĞLU DA NOT EDİYORMUŞ
Arkasına aldığı global güç ile güç sarhoşluğu yaşayan İmamoğlu da ayağa kalkacağını zannettiği Batı’nın tepkisizliği karşısında hayal kırıklığını gizleyemedi. Türkiye-Almanya Kardeş Kentler Zirvesi’ne iletisinde, “Bazı dostlarımızın sessizliğini ise üzülerek görüyoruz, not ediyoruz” diyerek sitem etti.
‘Özel-İmamoğlu ikilisinin ortaya çıkan yolsuzluk ve rüşveti savunması için bilhassa İngilizler’den medet ummalarının ardında nasıl bir münasebet olabilir?’ diye düşündüğümde birinci aklıma gelen İmamoğlu’nun İstanbul’da kar yağışı nedeniyle yolların kapalı olduğu 24 Ocak 2022 günü, İngiliz Büyükelçisi Dominick Chilcott ile Sarıyer’de bir balıkçıda gizlice buluşup 3 saatlik görüşmeleri geldi. Halbuki Büyükelçi Dominick Chilcott ile 7 Aralık 2021 günü Saraçhane’deki başkanlık binasında görüşmüştü. 24 Ocak buluşması da o ziyarette kararlaştırılmış. İmamoğlu, İngilizlere verdiği kelam o kadar ağır basıyor ki kar yağışı nedeniyle yolların kapanması, İstanbulluların yolda kalması bile yemeği erteleme sebebi olamıyor.
