Cumhurbaşkanı Erdoğan: İtalya ile ticaret hedefimiz 40 milyar dolar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Roma’da Türkiye-İtalya İş Forumu’nda açıklamalarda bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

Sayın Meloni’ye nazik misafirperverliği için bir sefer de sizlerin huzurunda teşekkür ediyorum. Birincisini 2008 yılında ülkemizde icra ettiğimiz hükümetler ortası tepe sistemi ortadan geçen müddette ülkelerimiz ortasındaki çok boyutlu siyasi alakaların yanı sıra iktisatta de değerli ilerleme kaydedilmesine katkı sağladı.

Siz pahalı iş insanlarımızın teşebbüslerinin de bu başarıda büyük rolü oldu. Önümüzdeki devirde bu iştiraki daha ileri düzeylere taşıyacağınıza gönülden inanıyorum. Değerli konuklar, iktisatta daha fazla korumacılığın ve hudutlar içerisine kapanmanın konuşulduğu bir devirden geçiyoruz. Gümrük tanımları üzerinden yaşanan karşılıklı restleşmeleri daima bir arada takip ediyoruz. Bu dinamik atmosferi ülkemiz iktisadı açısından muvaffakiyetle direktörün hatta fırsata çevirmenin çabasındayız.

“TÜRK İKTİSADINA GÜVENİYORUZ”

Koronavirüs salgını başta olmak üzere geçmişte benzeri süreçlerden yara almadan çıktık. Bugün de birebir başarıyı sergileyeceğimize inanıyor, Türk iktisadına güveniyoruz. Batı ile Doğu’yu, Kuzey ile Güney’i birbirine bağlayan coğrafik pozisyonumuzun gereği olarak bölgemizde ve dünyada tesirli iktisadi ve ticari iştirakler kurmaya büyük kıymet atfediyoruz. Şunu bugün büyük bir memnuniyetle söz etmek isterim. Türkiye iktisadı bölgemizdeki çatışmalara, savaşlara ve 2023 yılında yaşadığımız asrın felaketi olan sarsıntıya karşın büyümeyi sürdürüyor.

Depremin Türk iktisadına direkt maliyeti 104 milyar doları, dolaylı maliyeti 150 milyar doları buluyor. Buna karşın yaralarımızı hızla sarıyoruz. İktisatta, üretimde, istihdamda, yatırımda, turizm ve savunma sanayi alanında amaçlarımıza hakikat emin adımlarla ilerliyoruz. Zelzeleden bu yana geçen müddette 201 binden fazla konutun anahtarlarını konutu yıkılan vatandaşlarımıza teslim ettik. Yıl sonuna kadar 252 bin konut daha yapıp inşallah bu ağır yükün altından kalkmış olacağız. Bir yandan asrın felaketinin izlerini silerken, öbür yandan iktisattaki atılımlarımıza sürat kesmeden devam ediyoruz. 2024 yılında ihracatta 262 milyar dolarla son 100 yılın rekorunu kırdık. Ülkemizin en güçlü bölümlerinden biri olan savunma sanayi ihracatımız 7 milyar 154 milyon dolarla tarihin en yüksek düzeyine çıktı. Son 20 senede yıllık ortalama %5 dolaylarındaki büyüme oranını yakalayabilen az sayıdaki ülkelerdeniz. Yeniden son 20 yılda alt yapıya 300 milyar dolara yakın yatırım yaptık.

İHRACATIMIZ 20 YILDA 20 KATTAN FAZLA ARTTI

İhracatımız 20 yılda 20 kattan fazla arttı. Dünya ihracatından aldığımız hissesi 2’ye katladı. Son 20 yılda 270 milyar dolara yakın milletlerarası direkt yatırım çektik. Türkiye’deki yabancı sermayeli şirket sayısı 6 binden 80 binin üzerine çıktı. Tüm dünyayı etkileyen enflasyonda kalıcı ve bariz bir düşüş sürecine girdik.

“EKONOMİ PROGRAMIMIZI KARARLILIKLA UYGULUYORUZ”

Ekonomi programımızı kararlılıkla uyguluyoruz. Bundan da inşallah geri adım atmayacağız. Gerek yatırım ortamının güzelleştirilmesi, gerekse yeni yapısal ıslahatların hayata geçirilmesi noktasında kararlıyız. İtalya özelinde baktığımızda ise tüm global sınamalara karşın ikili ticaretimizin koronavirüs salgınından bu yana daima artış eğiliminde olduğunu görüyoruz. 2020 yılında 17,3 milyar dolar düzeyinde olan ticaret hacmimiz 2024 yılında neredeyse 2’ye katlanarak 32 milyar doları aştı.

Bugün Türkiye’deki İtalyan sermayesi dolaylı yollardan gelenlerle birlikte 5 milyar dolara, İtalya’daki Türk sermayesi ise son yıllarda kıymetli atılım göstererek 1 milyar dolara yaklaştı. Türk firmaları nasıl İtalya’yı Avrupa pazarına açılan bir kapı olarak görüyorsa, biz isteriz ki İtalyan firmaları da Türkiye’yi Asya’ya, Orta Doğu’ya ve Afrika’ya açılan bir kapı olarak değerlendirsinler. İstanbul’dan yalnızca birkaç saatlik uçuş arasında 2 milyar nüfusa erişilebiliyor. Türk hava yollarımız da İtalya’nın 9 kentini İstanbul’a bağlıyor. Ticaret, yatırım ve ulaşım imkanlarının barındırdığı bu muazzam potansiyel bizleri büyük ve savlı gayeler belirlemeye teşvik ediyor. Bu fikirle, bugünkü dorukta Sayın Meloni ile birlikte yeni ticaret hacmi gayemizi 40 milyar dolar olarak tespit ettik.

İş çevrelerimizin bugünkü görüşmeleri ve kuracakları yeni paydaşlıklar kısa müddette yeni ticaret amacımıza ulaşılmasına katkı sağlayacaktır. Doğal karşılıklı yatırımların arttırılmasına bir başka öncelikli gayemiz olmayı sürdürüyor. Bölgesinde ve dünyada cazibe merkezi haline gelen Türkiye’de mevcut 1500 İtalyan şirketine ek daha fazla yatırımcıyı görmek istiyoruz.

Bilhassa Avrupa’da güvenlik ve savunma kesimindeki beklenen genişlemeden hissemizi almak için ortak çalışmalarımızı artırmamızın menfaatimize olacağı kararındayız. Keza yeşil güç, dijital teknolojiler, akıllı kentler ve uzay üzere alanlarda stratejik paydaşlıklar geliştirmemiz gerekiyor.

Hükümetler olarak ticaret ve yatırım bağlarımızın daha yüksek düzeylere ulaşması maksadıyla firmalarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Lakin sizler de takdir edersiniz ki ekonomik iş birliği yalnızca hükümetlerin gayretiyle gelişmez. İş dünyamızın bu noktada elini taşın altına koyması lazım. İş birliğini gerçek manada geliştirecek olanlar öncelikle sizlersiniz. Biz manileri kaldırdık, kaldırmaya devam ediyoruz. Her vakit teşvik edici olduk, olmayı da sürdüreceğiz. İş çevrelerimizden bizim açtığımız yollarda kararlılıkla ilerlemelerini istek ediyoruz. Başbakan sayın Meloni nezdinde iş adamlarımıza yönelik bu teşvik ve ilgiden ötürü İtalyan hükümetine tekrar şükranlarımı sunuyorum. Şunu bilmenizi isterim. Her türlü sorun karşısında gerek benim, gerek bakan arkadaşlarımın kapısı ardına kadar açık olacaktır.

Cumhurbaşkanlığı yatırım ofisimizde her vakit sizlerin hizmetindedir. Tıpkı kolaylığı pahalı dostum Meloni’nin de göstereceğinden hiç kuşku duymuyorum. 2025 yılı sona ermeden gerçekleştireceğimiz Türkiye-İtalya İktisat ve Ticaret Ortak Komitesi 3. Devir Toplantısı da bu bakımdan ayrıyeten değerli olacaktır. Değerli iştirakçiler, ticari ve ekonomik bağlarımızın potansiyeline ulaşmasında Avrupa Birliği ile Gümrük Birliğimizin değişen global ekonomik şartlara uygun formda güncellenmesi gereksinimini hissediyoruz. Kazan kazan yaklaşımıyla her iki taraf içinde yarar sağlayacak bir güncellemeye İtalyan hükümetinin ve iş etraflarının takviyesini bekliyoruz. Öte yandan iş dünyamızın vize konusunda yaşadıkları zahmetlerin ekonomik bağlarımıza ket vurduğunu görüyoruz. İtalyan iş çevrelerini Avrupa Birliği kurumları nezdinde bu mevzuyu gündeme getirmelerinin iki tarafın da faydasına olacağını düşünüyorum.

“İŞ DÜNYASI ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI”

Biz pürüzleri kaldırdık kaldırmaya da devam ediyoruz. Ekonomik iş birliği salt hükümetlerin gayretiyle gelişmez iş dünyasının elini taşın altına koyması lazım.