‘Milli gelirimizin 1,3 trilyon doları aşmasını bekliyoruz’

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından Levent’teki bir otelde düzenlenen Türkiye-Senegal İş Forumu’nda konuşan Yılmaz, martta Senagal’de yapılan seçimlerde elde ettiği muvaffakiyetten ötürü Senegal Cumhurbaşkanı Beşir Cuma Fay’ı ve hükümetini tebrik ederek, 17 Kasım’da gerçekleşecek Senegal Parlamento seçimi için muvaffakiyet diledi.

Türkiye’nin Afrika kıtasının her alanda gelişmesine ve ilerlemesine kardeşlik temelinde katkıda bulunmaya devam ettiğini kaydeden Yılmaz, 60’ın üzerinde noktaya uçan Türk Hava Yolları ile TİKA, Maarif Vakfı ve Yunus Emre Enstitüsü üzere kurumlar eliyle kardeş kıtayla sürekli gönül gönüle olduklarını belirtti.

Yılmaz, Afrika kıtasında 2002’de 12 olan büyükelçilik sayının 44’e yükseldiğini, bunun hükümetlerin Afrika’ya verdiği değerin bir göstergesi olduğunu lisana getirerek, Afrika ülkeleriyle ticari ve ekonomik bağların geliştirilmesi stratejisiyle daha da artan temasların hem kıta ülkeleriyle olan güçlü siyasi ve dostluk bağlarında hem de iktisat, ticaret ve yatırım bağlantılarında kendisini gösterdiğini söz etti.

Afrika ülkeleriyle ticari ilgilerin sömürgeci bir tavırdan uzak formda, karşılıklı anlayış ve kazan-kazan mantığıyla geliştiğini vurgulayan Yılmaz, Senegal’in Batı Afrika’da sıkı bağların olduğu ve kıtanın istikrarına katkıda bulunan ülkelerin başında geldiğini anlattı.

Yılmaz, Senegal Cumhurbaşkanı Fay’ın ve heyetinin dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı ziyaretinin ikili bağları, kardeşliği ve bağları daha ileriye taşıyacak değerli bir merhale olduğunu aktararak, “Bu devirde çok daha ileriye bu bayrağın taşınacağına inanıyoruz. Senegal ile mevcut imkanlardan sonuna kadar yararlanmamız ve yeni düzenekler üretmemiz gerektiğine inanıyorum.” diye konuştu.

“2053 VİZYONU ÇERÇEVESİNDE 5 YILLIK KALKINMA PLANLARIYLA GELECEĞİMİZİ PLANLIYORUZ”

Senegal’in güçlü demokrasisi, jeopolitik pozisyonu, sağlıklı ekonomik büyümesiyle Afrika kıtasının en istikrarlı ve önde gelen ülkelerinden olduğunu söyleyen Yılmaz, “Gerek Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) üyeliği, gerek Afrika Kıtası Hür Ticaret Mutabakatı’na (AfCFTA) taraf olması ile büyük fırsatlar sunmaktadır. Öte yandan, Senegal’in 2050 vizyonu, düşük karbon emisyonlu, iklim dirençli ve sürdürülebilir bir ekonomik büyüme modeline odaklanmaktadır. Bilhassa bugün iş dünyamızın geleceğe dönük planlamalarını yaparken Senegal’in 2050 vizyonuna çok dikkatli bakmalarını, önceliklerini buna nazaran tayin etmelerini beklediğimizi tabir etmek isterim.” biçiminde konuştu.

Yılmaz, Türkiye’nin de 2053 vizyonu olduğunu hatırlatarak, “Biz de 2053 vizyonu çerçevesinde 5 yıllık kalkınma planlarıyla geleceğimizi planlıyoruz. Senegal’in iş dünyasının da Türkiye’nin bu vizyonuna ve planlarına bakmalarında büyük yarar var. Son hazırladığımız 12. Kalkınma Planımızın özünde de yeşil ve dijital dönüşüm var. Karbon nötr bir iktisat oluşturma, dijital dönüşümü sağlama ve çok daha verimli rekabetçi bir yapı oluşturma var.” tabirlerini kullandı.

Türkiye’nin güçlü ekonomik ve stratejik pozisyonu ile Senegal’in bu uzun vadeli kalkınma maksatlarına ulaşmasında değerli bir ortak olacağını vurgulayan Yılmaz, “Ülkemizin güç, altyapı ve tarım alanındaki tecrübesi, Senegal’in güç dönüşümü, kentsel kalkınma ve ziraî sürdürülebilirlik üzere gayelerine takviye sağlayabilir. Bu paydaşlık, Senegal’e global ticarette rekabet gücü kazandırırken, Batı Afrika’da da sürdürülebilir kalkınmanın bir modeli olarak güçlenmesini sağlayacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.

“SİYASİ İSTİKRAR, EKONOMİK İSTİKRARIN TEMELİDİR”

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Türkiye’nin, Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde rekabetçi bir iktisat inşa ederek, Cumhuriyet’in 100. yılına üretim, istihdam, ihracat ve ulusal gelirde rekorlar kırarak girdiğini belirterek, şöyle devam etti:

“Hükümetlerimiz periyodunda Türkiye yıllık ortalama yüzde 5,4 büyümeyi sağlamıştır. Birebir periyotta dünya ortalaması 3,6 iken Türkiye 5,4 yıllık ortalama büyümüştür. Dünya ortalamasının epey üstünde bir büyüme performansı sergilemiştir. Böylelikle dünya iktisadından aldığı hisse da yükselmiştir. 2024 sonu prestijiyle ulusal gelirimizin 1,3 trilyon doları aşmasını bekliyoruz. Kişi başına gelirimizin ise 15 bin doları aşmasını bekliyoruz. Orta Vadeli Program’da 2027 sonu, 2028’e geldiğimiz vakit kişi başına gelirimizin 20 bin doların üstüne çıkacağını öngörüyoruz. Bundan 20 sene evvel Türkiye çok daha düşük rakamlardaydı ancak bugün dünyanın en büyük ekonomilerinden biri haline gelmiş durumdayız.”

Çıtayı daha da üstlere taşımakta kararlı olduklarını tabir eden Yılmaz, şunları kaydetti:

“Bunu siyasi istikrarla, güçlü ve hakikat bir liderlikle başardık. Faal, hakikat, öngörülebilir siyasetlerle başardık. Siyasi istikrar, ekonomik istikrarın temelidir. Siyasi istikrarın oluştuğu, hakikat siyasetlerin izlendiği ülkeler, süratle kalkınabiliyorlar. Bunun en hoş örneklerinden biri son 20 yılda Türkiye Cumhuriyeti olmuştur. Bu yıl sonu prestijiyle ihracatımızın 264 milyar dolara ulaşmasını bekliyoruz. Turizm gelirlerimizin ise 60 milyar dolara ulaşacağını varsayım ediyoruz. Hizmet kesimlerinde de Türkiye hayli düzgün bir pozisyonda. Yabancı yatırımları ülkemize çekmek için bugüne kadar pek çok ıslahatı hayata geçirdik. Son 20 yılda en yanlışsız yaptığımız şeylerden biri de bu oldu. Direkt memleketler arası yatırımları ülkemize cezbettik ve Türkiye’nin kalkınmasına değerli katkılar sundular.”

“2023 YILINDA YARIM MİLYAR DOLARA YAKIN BİR TİCARET HACMİ OLUŞTURMUŞ DURUMDAYIZ”

Yılmaz, “Senegal 2050: Ulusal Dönüşüm Programı” ile uyumlu halde, tarım ve besin sanayi, petrol ve doğal gaz üretimi, madencilik, imalat sanayi ve yüksek katma bedelli hizmet kesimlerindeki tecrübelerini, teknoloji transferi dahil olmak üzere, Senegal ile paylaşmaya hazır olduklarını söyledi.

Türk özel bölümünün öteki ülkelerden farklı olduğuna işaret eden Yılmaz, Türk şirketlerinin gittikleri ülkelerde KOBİ’leri geliştiren bir anlayışla hareket ettiklerini, mahallî iş gücünü değerlendirdiklerini, mesleksel ve uygulamalı eğitimle mahallî iş gücünün niteliğini yükselttiklerini kaydetti.

Afrika kıtasıyla kurulan esaslı münasebetler ve işbirliği ataklarının hem Türkiye’nin global vizyonunu güçlendirdiğini hem de Afrika’nın kalkınma maksatlarına katkı sağladığını belirten Yılmaz, “Senegal ile ticari bağlarımız ivme kazanarak gelişmekte ve bu büyümenin bir sonucu olarak, 2023 yılında yarım milyar dolara yakın bir ticaret hacmi oluşturmuş durumdayız.” dedi.

Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Senegal Cumhurbaşkanı Fay’ın bir ortaya geldiğini hatırlatan Yılmaz, şunları lisana getirdi:

“İlk etapta 1 milyar dolarlık bir amaç kondu. Bu amaç kıymetli bir amaç lakin inanıyorum ki gelecekte çok daha büyük hacimlere Türkiye ve Senegal olarak ulaşacağız. Yatırımlar açısından da kıymetli bir fiyata gelmiş durumdayız. Türk yatırımcıların Senegal’deki yatırımları 800 milyon dolara yaklaşmış durumda. Çeşitli mutabakatların hayata geçmesiyle başarılı uygulamaların, örneklerin artmasıyla bu yatırımların çok daha yüksek sayılara ulaşacağını düşünüyorum.”

Yılmaz, 1,8 milyar dolara ulaşan 37 projede müteahhitlerin vazife aldığını lisana getirerek, bunların ortasında “yap-işlet-devret” modeliyle tamamlanan Dakar Havalimanı, Dakar Arena, Dakar Expo Merkezi, Hal ve Tır Parkı, Dakar Abdoulaye Wade Stadı üzere projelerin bulunduğunu söyledi.

Başta doğal gaz kaynaklı termik santraller ile yenilenebilir güç santralleri olmak üzere güç bölümünde Türk şirketlerinin daha fazla rol almaya başlamasından memnunluk duyduklarını tabir eden Yılmaz, yeni projeleri de desteklediklerini kaydetti.

Yılmaz, Türkiye ve Senegal ortasındaki ticaret hacmini büyütmek ve karşılıklı yatırımları artırmak bakımından “Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması”nın bir an evvel onaylanması ve yürürlüğe girmesinin değerli olduğunu, Senegal hükümeti bu süreçleri hızlandırdığında yatırımların da daha fazla artacağını belirtti.

İki ülke ortasındaki karma iktisat kurulunun bir an evvel toplanmasının yalnızca devletler ortası değil, iş dünyaları ortasında da bağları geliştirmekte büyük yarar sunacağını vurgulayan Yılmaz, iki ülke ortasında imzalanan mutabakatların alakalara ivme kazandıracağını kaydetti.

Yılmaz, hedeflerinin her iki ülkenin daha süratli büyümesi, refahı artırması ve birlikte amaçlarına yürümeleri olduğunu lisana getirerek, Türk iş insanlarını Senegal’deki yatırım fırsatlarını değerlendirmeye ve Senegalli firmalarla yeni iştirakler kurmaya davet ederken Cumhurbaşkanı Fay’dan da Senegal’in sunduğu fırsatlardan faydalanmak isteyen Türk yatırımcılara dayanak beklediklerini kelamlarına ekledi.