Milli İstihbarat Akademisi Başkanı’ndan Kuvâ-yi Milliye açıklaması
Milli İstihbarat Akademisi, cumhuriyetin kuruluşunun 101’inci yıl dönümünde istihbaratın cumhuriyet tarihindeki gelişimini ve gelecekteki rolünü ele almak hedefiyle ‘Cumhuriyet ve İstihbarat’ başlıklı bir aktiflik düzenledi. Aktiflik, hürmet duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Açılış konuşmasını Ulusal İstihbarat Akademisi Lideri Prof. Dr. Talha Köse’nin yaptığı aktiflikte, cumhuriyetin kuruluşundan günümüze kadar istihbarat alanında kaydedilen gelişmeler farklı perspektiflerden ele alındı. Aktifliğin öne çıkan kısımlarından biri, Prof. Dr. İlber Ortaylı ve Murat Bardakçı’nın Cumhuriyet periyodu istihbaratını tarihi bir bakış açısıyla ele aldıkları sohbet oldu. Ortaylı ve Bardakçı’nın sohbeti ilgiyle izlendi.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Ulusal İstihbarat Akademisi Lideri Prof. Dr. Talha Köse, konuşmasına, 23 Ekim’deki terör taarruzunda hayatını kaybeden şehitleri anarak başladı. Köse, Türk istihbarat tarihinin esaslı geçmişini ve bugünkü stratejik rolünü belirterek her periyotta ulusal iradeye sahip çıkıldığını vurguladı.
“İSTİHBARATIN ÜSTLENDİĞİ ROLÜ ANLAMAMIZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Cumhuriyetin birinci yıllarındaki istihbarat atılımlarının bugüne uzanan tesirlerini ele alan Köse, “Köklü istihbarat tarihimizin karşılaştığı zorlukları ve uğraş ettiği şer odaklarını analiz etmeden, günümüzde ülkemizin çevrelendiği hibrit savaş ortamında istihbaratın üstlendiği rolü anlamamız mümkün değildir” diye konuştu.
Geçmişteki bağımsızlık uğraşının bedellerini günümüzde de sürdürmeye kararlı olduklarını vurgulayan Köse, “Kuvâ-yi Ulusala ruhunu cumhuriyetimizin 101’inci yılında yerli ve ulusal imkanlarımızı geliştirerek, kendine yeterlilik prensibi temelinde ve dünyaya söyleyecek bir sözümüzün olduğunu bilerek yaşatmaya kararlıyız” dedi.
Cumhuriyet tarihinde Türkiye’nin bölgesel istihbarat stratejilerini ele alan Köse, istihbaratın ulusal savunmanın ve bağımsızlık çabasının sürdürülmesinde kıymetli bir fonksiyon üstlendiğini belirtti. Köse, Türkiye’nin varoluş çabasının büyük güçlerin işgali ve çeşitli akınlar karşısında gerçekleştiğini vurgulayarak, “Büyük güçlerin işgali, içeriden ve dışarıdan her türlü taarruzları altında yürütülen bu varoluş çabasında istihbarat faaliyetleri de son derece değerli bir yer tuttu” sözlerini kullandı.
Etkinliğin panel oturumu ise Yücel Yiğit, Alp Şimşeker ve Ulusal İstihbarat Akademisi öğretim üyesi Serhat Aslaner’in iştirakiyle devam etti. Panelde, Cumhuriyet’in istihbarat alanındaki tesiri ve ulusal uğraş devrindeki istihbarat çalışmaları ele alındı.
