Son dakika: Ayşe Barım gözaltına alındı

Menajer Ayşe Barım’ın piyasada tekelleştiği ve kimi ünlüleri oyunculuk bölümünde engellemeye çalıştığı savıyla hakkında soruşturmalar devam ederken, Ayşe Barım, Türkiye Cumhuriyetini ortadan kaldırmaya yahut misyonunu yapmasını engellemeye teşebbüs etme kabahatinden gözaltına alındı. 

TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ ORTADAN KALDIRMAYA TEŞEBBÜS CÜRMÜNDEN GÖZALTINA ALINDI

Ayşe Barım’ın gözaltına alınması monopolleşme soruşturma kapsamında değil, Türkiye Cumhuriyetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmesi suçlamasından gözaltına alındı.

ÜNLÜ İSİMLERİ YÖNLENDİRMEK İLE SUÇLANIYOR

2012 yılındaki gerçekleştirilen Seyahat Parkı olaylarına birden fazla ünlü isim katılmıştı. Ayşe Barım hakkındaki sav, ID Danışmanlık Limited Şirketinin size çalışan insanları organize ediyorsunuz. Seyahat Parkı hesabında çıkan olayları toplumsal medya hesabından paylaşmalarını istiyorsunuz. Akabinde birden fazla aksiyonun iştirakçisi oluyorsunuz.

MEHMET ALİ ALABORA VE OSMAN KAVALA İLE TEKRAREN GÖRÜŞTÜ

Gezi Parkı olaylarıyla ilgili Ayşe Barım hakkında bir tez var. Bildiri yayımlanması için Mehmet Ali Alabora ve Osman Kavala birden fazla görüşmesi var.

“GEZİ PARKI’NI KIŞKIRTIN”

Soruşturmadaki savların ortasında bir de Ayşe Barım’ın ünlü isimlerle fikir alışverişinde bulunduğu yer alıyor. Osman Kavala, Mehmet Ali Alabora, Çiğdem Mater ile yapılan görüşmelerde aksiyonları daha fazla nasıl kışkırtırız savları yer alıyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklama şöyle:

Kamuoyunda “Gezi Parkı” olayları olarak bilinen ve 61’inci Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebir ve şiddet kullanılarak vazifesini yapmasını engellemeyi amaçlayan hareketler silsilesiyle ilgili olarak;

Gürcistan ve Baltık ülkelerinde Turuncu İhtilal, Arap ülkelerinde Arap Baharı, Türkiye’de ise TAKSİM SEYAHAT PARKI ismiyle anılan olayların, GEORGE SOROS’un idaresindeki Open Society Institute Assistance Foundation – Açık Toplum Vakıfları vasıtasıyla gerçekleştirildiği yahut teşvik edildiği, olaylara maddi takviye verildiği, bilhassa sanal ve toplumsal medya üzerinden Sırbistan’da başlayan bu dalganın bir halde daha evvel Arap Ülkelerine ihracının sağlandığı, sonrasında da ülkemize de kendileri açısından ihracına çalışıldığı,

Bu doğrultuda ülkemizde, neredeyse her ideolojiden ve bilhassa de sol görüşlü terör örgütlerinin alanda mevcut bulunan potansiyel militan gücünden ve bu örgütlerin Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine yönelen daima bir hareket çabasında olmaları sebebiyle, daha evvel sahneye konulan bu planın öteki ülkelerde olduğundan farklı olarak, ülkemiz toplumsal ve ideolojik yapısına uyarlandığı, bu nedenle de kitlelerin sanal ve toplumsal medya kullanılarak bir formda sokağa itildiği/davet edildiği, bu olayların kitlelerin birleşme ve ortak amaca yönelen birliktelik içerisinde bulunacakları kesişim noktası haline getirildiği anlaşılmıştır. Bu amaçla çeşitli mazeretlerle başlatılan aksiyonların, toplumun çabucak her kesiti tarafından takviye görmesini sağlayacak hale büründürülerek Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya yahut vazifesini yapmasını engellemeye imkan sağlayacak boyutlara ulaşmasının hedeflendiği bilinen bir vakıa olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu taraftaki faaliyetlerin de dış ülkelerdeki hareketlerle uygulama mantığı tarafından benzerlikleri sebebiyle Seyahat kalkışmasını da George SOROS’un ve tıpkı fikir gayesini hedefleyen odakların ülkemizde mevcut uzantıları tarafından organize edildiği anlaşılmıştır.

Cumhuriyet Başsavcılığımızca olaylara ait yürütülen ve kamu davası açılan 2018/210299 sayılı soruşturma evrakındaki bilgilere nazaran;
TAKSİM SEYAHAT PARKI kalkışması ile ilgili olarak Kaçakçılık ve Organize Cürümlerle Çaba Daire Başkanlığınca 15.06.2013 tarihli raporda Seyahat hareketlerinde “OCCUPY (İŞGAL)” hareketi olarak bilinen ve teorisyenliğini Yeniden Sharp’ın yaptığı kelamda “Sivil Başkaldırı” yolunun kullanıldığı, kelam konusu hareketin uygulayıcısının ise OTPOR/CANVAS (Direniş) ismi verilen küme olduğu, Sırp asıllı İvan Maroviç (Ivan MAROVIC) tarafından kurulan “OTPOR” isimli örgütün, Gürcistan ve Arap dünyasında yaşanan ve toplumsal medyanın faal bir biçimde kullanıldığı, ayaklanma ve ihtilallerde faal olduğu, bu kapsamda OTPOR lideri İvan Maroviç’in, 18.06.2012-21.06.2012 tarihleri ortasında ülkemizde bulunduğu, daha sonraki periyotta yani 07.07.2012-15.07.2012 tarihleri ortasında Mısır’ın başşehri Kahire’de, Seyahat Parkı Aksiyonlarında daha sonradında ön planda bulunacak olan Memet Ali ALABORA, eşi Ayşe Pınar ALABORA (ÖĞÜN), Defne ANTER, muharrir Handan Meltem ARIKAN, reklamcı Melin Osasogie EDOMWONYI isimli şahıslarla görüştüğü, ismi spekülasyonlarla ve dünyada misal ihtilallere giriştiğinden bahisle anılan George SOROS tarafından Dünya çapında kurulmuş olan ve Türkiye’de de faaliyet gösteren Açık Toplum Enstitüsü Danışma Kurulu üyesi olan Mehmet Osman KAVALA’nın bu olaylarda organizatör ve finansör olduğu, bahsedilen olaylarda ismi geçen şahısları yönlendirdiği, şahısların Mısır’da olduğu sırada, Mehmet Osman KAVALA’nın da çok kısa bir vakit diliminde sırasıyla Belçika, Almanya, ABD ve tekrar Almanya‘da olduğu, Türkiye dönüşünde ise Mi Minör isimli tiyatro oyunu provalarına başlanıldığı, bu oyunda özetle TEMSİLİ ÜLKENİN LİDERİNE KARŞI AYAKLANMANIN TEŞVİK EDİLDİĞİ, bu süreçte şahısların TV programlarında “twitterla ihtilal mümkünlüğü var” ve “140 karakterle ülkeler devriliyor” formunda tabirlerde bulundukları anlaşılmıştır.

Memet Ali ALABORA’nın ise seyahat olayları sırasında, twitter hesabından; “MESELE YALNIZCA SEYAHAT PARKI DEĞİL ARKADAŞ, SEN HALA ANLAMADIN MI” biçiminde provakatif paylaşımlarda bulunduğu, ismi geçen başka şahısların da misal biçimde bu formda paylaşımlarının olduğu tespit edilmiştir. Seyahat olaylarında en çok kullanılan hashtagler ile ilgili yapılan araştırmalarda ise #occupygezi isimli etiketi (hashtag) Melin Osasogie EDOMIVONYI’nin açtığı ve bu hashtag’in Twitter üzerinde 500 binden fazla tweet aldığı, #DirenGeziParki isimli etiketi (hashtag) açan şahısla ilgili yapılan araştırmada, birinci açan kişinin tespit edilemediği fakat AliEthamAbdocnMehmet isimli @lauronay twitter hesabının birinci sefer paylaştığı, bu şahsın ayrıyeten Aylin Yılmaz Al Otoibi ismini de kullandığı, bu isimle facebook hesabının da olduğu, #DirenGeziParki etiketi ile ilgili birinci gün 2.619.000 tweet atıldığı, toplamda ise 7.285.000 tweet atıldığı tespit edilmiştir.

Şüpheli Emine Ayşe BARIM isimli şahıs hakkında ise şüphelinin Seyahat Parkı olaylarına iştirak ettiğine dair son periyottaki yazılı ve görsel basında argümanların yer alması üzerine Cumhuriyet Başsavcılığımızca resen soruşturma başlatılmakla yapılan gerek kelam konusu belge gerekse de yeni araştırmalar sonucunda gelinen evre itibariyle özet olarak;
Şüphelinin olaylardaki rolü açıklanan ve kamu davasına dönüşen davanın firari sanıklarından Memet Ali ALABORA’yla ve Memet Ali ALABORA isimli şahsın diğer bir şahısla yaptığı 1 adet tape görüşme içeriğinde seyahat olayları kapsamında sanatkarlara ait Seyahat parkında bir bildiri yayınlanması konusunda fikir alış verişinin yapıldığı, devam eden görüşme içeriklerinde bu evrede şimdi içeriği tespit edilemeyen bildirinin kendilerine ziyan verebileceği, hareketlerin daha faal bir halde gerçekleştiği vakit yayınlanması gerektiği kanaati oluşturularak neticelendirildiğinin görüşme içeriklerinden anlaşılması,

Şüphelinin kelam konusu dava sanıklarından Mehmet Osman Kavala, Çiğdem Mater Utku ve Memet Ali Alabora ile olaylarla ilgili ağır bağlantısının bulunduğuna dair tespitler,
Kuşkulu hakkındaki tahlil çalışmalarında Seyahat Parkı Olaylarının başlangıç tarihi aralığında şahsın sahibi olduğu ID Bağlantı Danışmanlık A.Ş. isimli firmasına bağlı sanatkarlarla 29/05/2013-02/06/2013 tarihleri ortasında yaptığı devirde bahse mevzu sanatkarları Seyahat Parkı olaylarına katılması için yönlendirdiği istikametindeki değerlendirmeler, ayrıyeten şahsen kendisinin de firmasına bağlı sanatkarlarla birlikte olaylara katıldığına dair tespitler,

Bir ortada nazar alındığında daha evvel kamu davasına mevzu olan ve üstte isimleri zikredilen başka şahıslar üzere olayların planlayıcılarından olduğu anlaşılan kuşkulu Emine Ayşe Barım hakkında Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya yahut Vazifesini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etme cürmünden verilen gözaltı kararı kapsamında 24/01/2025 tarihinde yakalanarak gözaltına alınmıştır.
Şüphelinin konutu ve işyerlerindeki arama süreçleri devam etmektedir. Soruşturma detaylı olarak devam edecektir.