Yenidoğan Çetesi davası! İşte savcının tehdit edilmesine ilişkin fezleke

Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Ofisince sağlanan fezlekede, Başsavcılık Örgütlü Cürümler ve Terör Hataları Ofisinde vazifeli cumhuriyet savcısı Yavuz Engin’e yönelik suikast aksiyonu hazırlığında olan bir yerde tespit edildiği, her türlü imkanın bulunduğu, kamu kurumu ve olaylarla irtibatlı olduğu aktarıldı.

Fezlekede, kamu vazifelileri ve özel şirketlerde çalışan üyelerden teknik bilgi ile dayanak alabilen, tabanca ve başka ateşli silahları bulundurabilen üye ” hafiyelik örgütü ” olarak değerlendirildi.

Şüpheli örgüt elebaşı Mustafa Kemal Güçlü’nün örgüt üyesi Aylin Arslantatar ile 1308, Yavuz Çelik ile 12, Baki Çelik ile 3, Tarık Arslantatar ile 40 olağan görüşme ve sayısız ileti kaydı içeren tespitine yer verilen fezlekede, kuşkulu Güçlü’nün dijital olarak incelendiği ve üyesi Yavuz Çelik ile ilgili bilgilere ulaşıldı.

Fezlekede, dijital gereç incelemesinin akabinde oluşan dağılım raporlarına nazaran, şüphelilerin cep telefonu numaralarını ve geriye dönük konuşma ve görüşme kayıtlarını sildiklerinin tespit edildiği belirtildi.

Şüphelilerin görüldüğü büyük bir saklılık ve titizlik içinde irtibat kurulmaya çalışıldıkları aktarılan fezlekede, örgüt kümeleri çoklukla Telegram ve Whatsapp uygulamaları üzerinden bağlantı halinde geçtiklerinin belirlendiği söz edildi.

ÖRGÜTÜN HİYERARŞİK YAPISI

Fezlekede, yapılan fiziki, teknik takip, irtibatın hesaplama süreçleri, toplanan sözler, tutanaklar, açık-kapalı kaynak araştırmaları ve banka tahlilleri çok şüphelilerin, ünlü formda hareket ederek, maddi çıkar temini ve birbirlerinin şüphelilerini korumak maksadıyla ısıyı etkilemeyi amaçladıkları, isimli ve idari makamlar ile kolluk kuvveti üzerinde baskı ve kovuşturma maddi yahut ayrıca bir çıkarma süreci yapıldı.

Operasyonlarda çok hata süreçlerinin aktarıldığı fezlekede, şimdi kimliği belirlenemeyen kişi ve kuşkulu Mustafa Kemal Güçlü’nün elebaşılığında saklananların şüpheliler Gökhan Güler ve Aylin Arslantatar’ın olduğu belirtildi.

Fezlekede, yapısal varlığı tespit edilemeyen ” Polat ” isimli yönetici ile şüpheliler Baki Çelik, Yavuz Çelik, Zeynep Kaman, Muhammed Emin Orhan ve kimliği belirlenemeyen üyelerden olup, ayrıyeten kamu vazifelisi olan şüpheliler TA, MD, MB, MEY, İ.K. ve MG’nin kamu güçlerini kullanarak, hayatta kalan bireylere ilişkin ferdî datalar ile özel nitelikteki bilgiler, dökümler örgüte aktardıkları, dayanıklılık adaleti etkilemeye yönelik hareketlerde yer alan, kabahat yapısının özellikleri dataları üyeler ile elebaşı ortasında sıkı bir buyruk komuta zinciri ve tekniklerinin bulunduğu anlatıldı.

CUMHURİYET SAVCISI MÜŞTEKİ YAVUZ ENGİN’İN İFADESİ

Fezlekede tabirine yer verilen müşteki Yavuz Engin, adliyede katibiyle uğraştığı şikayetçi olduğunu şahsın kendisini Whatsapp üzerinden aradığını, geçen konuşmada şüphelinin kendisine ” Suikast planının devam ettiğini, yürüttüğünü, Yenidoğan Çetesi’nden tutuklu olan Tuğçe Toptemel’i tahliye etmezse hareket gerçekleştireceklerini ve kendisine geleceklerini ” belirtti.

Şüpheli Arslantatar’ın, devletin büyüğü olarak kuşkulu Varlıklı ile makamına geleceklerini söylediğini aktaran Engin, belirtisini tabir etti:

“Konuşma sonrasında çabucak katibim Oğuzhan ile tutanak tutarak evrak koydum. Tutanağı iki ıslak imzalı olarak hazırlandım. Birini sunmak istiyorum. Ayrıyeten ayrıcalıklı olmayan rastgele birinden ve öbür kanıtım olmadığı için kelam konusu hata içeriğili olarak kaydedilmedi. Kayıt cihazındadır, en kısa müddette evraka ibraz. Ayrıyeten ileti atarak ‘16.00 üzere veriyorum.’ dedi. Konuşmasında devlette yaşlı olarak kişi de bana suikast planlayan şahıslarla ortaklaştığından, şikayetçi olan avukatın yanında gelecek olan bu kişi ve şahıslardan de şikayetçiyim. Tehdit eden kişinin şahsî bilgilerime nasıl erişildiğinin, yakın etrafıma, aileyle ilgili bilgilerin nasıl elden çıkarılmasını talep ediyorum.”

ŞÜPHELİ MUSTAFA KEMAL GÜÇLÜ’NÜN İFADESİ

Fezlekede tabirine yer verilen Mustafa Kemal Varlıklı, kuşkulu Aylin Arslantatar’ı 3-4 yıldır çalıştırdığını ve ortalarında gönül alakası olduğunu belirtti.

Zengin, şunları kaydetti:

“Tuğçe Toptemel’i ayırıyordum, Toptemel’in bir soruşturma kapsamında tutuklu olup olmadığını, akrabası ve arkadaşı olan Yavuz Çelik’in okuduğu öğrenildi. Çelik, Toptemel’in tutukluluk haline itirazın reddedildiğini, bana harcanm yeterli bir ceza avukatı olup olmadığını sordu. Mevzuyu ceza avukatlığı yapan Aylin Arslantatar’a anlattım. Ayrıyeten Çelik’in sokaklarda hatırı sayılır bir kişi olduğunu, savcıya ziyan verdiğini, savcının meskeninde hakkında bilgi edindiklerini, savcının toplumsal medya hesaplarını takip ettiğini, Bu şahısların geçmişte mafyatik tipler olduğunu söyledim. Arslantatar bana evraka bakamayacağını söyledi. 2-3 gün sonra bana, ‘Dosyaya bakan savcı yakın arkadaşım, benim almam uygun olmaz, öbür bir avukat bul.’ söyleyerek, kabul etmedi.”

Arslantatar’a, ” Madem savcı arkadaşı, onu uyardı, bu tipler sıkıntısılı, savcı ve ailelerine ziyan verenler” dediğini ileri süren Varlıklı, “Arslantatar bu görüşmemizden 2-3 hafta sonra arkadaşı olan soruşturmasıyla görüştüğü, savcının bu evrakla ilgili ve olup olmadığı, tehditle tehdit edildiğini aktardı. dedi. 1 Ekim 2024 günü sonra Arslantatar ile Büyükçekmece Adliyesi’ne gitti. Arslantatar ile savcının girdiğik .

“​​

Fezlekede savunmasına verilen kuşkulu Aylin Arslantatar ise Güçlü’yü kullanmasını, tanışmaklıklarının iş ve toplumsal arkadaşlıktan ibaret olduğunu belirtti.

Tuğçe Toptemel’i tanımadığını kaydeden Arslantatar, ” Savcı Yavuz Engin yaklaşık 7 yıldır görüştüğüm yakın arkadaşımdır. Çok samimiydik. kendisiyle yüz yüze yahut toplumsal medya uygulamaları üzerinden yazışma ve konuşmalarımız olur. Engin’in takip ettiği bir soruşturmadan ötürü tehdit ettiğini Mustafa Kemal’den duymuştum. Savcı beyefendiyle onu uyarmak ve toplamak emeliyle topladım. ” dedi.

Arslantatar, Güçlü’nün anlattığı aileden korkup savcı Engin ve ailesinden ziyan görme tezi ile, ” Tek hedefim, yakın arkadaşım olan savcı ve arkadaşlarının ziyan görmemesini engellemektir. Görüşmede savcının odasında ses ve alan aygıt olup olmadığı. İçeride samimi bir ortam olması için sık sık arka niyetsiz konuştuk. Mustafa Kemal Varlıklı savcıya takip ettiği evrak ile ilgili konuşmalar yaptı. Lakin bu planlı bir konuşma kullandı. “